Rüya görmek insanligin evrensel bir deneyimidir. Fenomenolojik olarak, uyku esnasinda zihinde gerceklestigini sonradan kabul ettigimiz bir deneyimdir ama bunlar rüyada bize uyanikken yasadiklarimiz kadar gercek görünür. Yani her sey, rüya alemi oldugunu ancak sonradan kabul ettigimiz ve gercek oldugu izlenimini veren bir dünyada gerceklesmistir.
Rüyalarin, rüya görenin kisisel psikolojisi, tavirlari ve davranis örüntüleriyle yakindan iliskili olduguna dair modern inanc, bilincdisinin rüyalarda can kazandigini gösteren Isvicreli psikiyatr Carl Gustav Jungun öncü nitelikteki calismalarina cok sey borcludur.
Bu kitap Jungun Analitik Psikolojisinin temel ilkeleri isiginda rüyalari anlamaya yardimci olacak kapsamli ve pratik bir rehberdir.
Kitapta Jungun psise modeli, pek cok klinik rüya örnegi verilerek ve bunlarin baglam icinde nasil yorumlanabilecegi gösterilerek tanimlanmis ve anlatilmistir.
Jungiyen analist James A. Hallun yaygin ve tekrarlayan rüya motiflerini, travmatik rüyalari, rüyalarin telafi edici ve amacli islevlerini, hastalik veya fiziksel degisimin habercisi olarak rüyalari ve rüyalarin rüya görenin yasam evresi ve bireylesme süreciyle iliskisini özenle acikladigi Jungiyen Rüya Analizi, Özgür Ertananin nitelikli cevirisi ve son derece özverili bir cabayla dipnotlar ve eklerle metni zenginlestirmesiyle Türkce yazinda bu sahada önemli bir kaynak haline geldi.
Rüyalari anlamak, ayni hatalarin farkli sekillerde yinelendigi örüntüleri kesfetmeyi mümkün kilar ve tekrar eden bu örüntüleri egonun gözleri önüne serer. Bu catismalar berrak bir sekilde görüldügünde sorumlu bir tavir alma firsati dogar. Rüya psisenin tamaminin hizmetindedir; ancak bu esas görevden sonra, ikincil bir görev olarak, herhangi bir ego tavrina veya bakis acisina karsi cikmakla ilgilenir. Uyaniklik hali egosu rüyalarin neyi basarmaya calistigina bakarak kendi konumunu degerlendirebilir ve arzu ederse daha derin süreclere katilabilir